Said Nursi, Prof. Dr. Alparslan Açıkgenç

 

Said Nursi

Prof. Dr. Alparslan Açıkgenç, Türkiye Diyanet Vakfı, İslam Ansiklopedisi, cilt 35, 2008, sayfa: 565-572

 

*Dârü’l-hikmeti’l-İslâmiyye Reisliği’ne sunduğu özgeçmişine göre doğum tarihi 1878 yılının Ocak-Mart aylarına tekabül eden hicrî 1295’tir.

// Cümle şöyle olsa dahâ uygun olur kanâatindeyim:

Dârü’l-hikmeti’l-İslâmiyye‘de iken doldurulan nüfus, eşkâl ve ikāmet bilgilerinin bulunduğu Devlet-i Aliyye-i Osmâniyye Tezkeresine göre doğum tarihi 1878 yılının Ocak-Mart aylarına tekābül eden rûmî 1293, hicrî 1295’tir.

Mîlâdî doğum târîhinin bulunabilmesi için rûmî doğum yılının da bilinmesi gerekir..

 

*1896’da Van Valisi Hasan Paşa’nın yanında kaldı.

// Muhammed Küfrevî Hazretlerinin cenâzesinde bulunduğuna göre Van’a gelişi 1898 olmalıdır.. 

Van Vâlisi İşkodralı Tâhir Paşa’nın yakın selefleri arasında da, halefleri arasında da “Hasan Paşa” adında bir vâli bulunmamaktadır.   

Abdurrahman Nursî tarafından yazılan Târihçe’de “Van Vâlisi Hasan Paşa” değil, “Vanlı Hasan Paşa” olarak geçiyor.

 

*Şark ulemâsını kendisine hayran bırakan Said Nursi, İstanbul’a geldikten sonra Fâtih Camii’nde vaaz vererek oradaki âlimlere de kendini kabul ettirdi.

// Fâtih Câmii’nde vaaz vermişse belgesi ibraz edilmelidir.

 

*Bu olay üzerine bir müddet tevkif edildiği ve II. Meşrutiyet’in ilânında serbest kaldığı, Selânik Hürriyet Meydanı’nda 26 Temmuz 1908 tarihinde istibdat aleyhinde bir konuşma yapmasından anlaşılmaktadır.

// 26 Temmuz’da yaptığı konuşma Selânik’te değil İstanbul’dadır.  

 

*Hayatı hakkında fazla bilgi bulunmayan bu dönemde İttihat ve Terakkî mensuplarıyla ilişki içine girdiği tahmin edilmektedir.

// İddiânın mesnedi?..    

 

*Otuzbir Mart Vak‘ası ile irtibatlandırılarak 1 Mayıs 1909’da tutuklandı,

// 1 Mayıs târihli gazetelerde tutuklamanın  30 Nisan 1909’da olduğu belirtilmektedir. 

 

*1912 yazında Van Valisi Tâhir Paşa’nın da katıldığı bir törenle Van gölü kıyısında dârülfünunun temeli atıldı.

// Belgeler, Medresetüzzehrâ’nın (resmî adı “Medrese-i Âliye-i Reşâdiye”) temelinin 1913 güzünde (23 Ekim 1913) Van Vâlisi Hasan Tahsin (Uzer) zamânında atıldığını gösteriyor. 
Eski Van Vâlisi Tâhir Paşa bir ihtimâl temel atma merâsimine şeref misâfiri olarak katılmış olabilir ama belge ile te’yîdi gerekir.

 

*Bitlis’te yaralandı ve Ruslar tarafından esir alınarak Volga nehri kıyısında Kosturma’ya gönderildi.

// “Kosturma” diye bir yer yok!.. “Kostroma” olacak.

 

* 1920’de İngilizler İstanbul’u işgal edince gazetelerde halkı işgale karşı mücadeleye teşvik etti.

// Kastedilen Hutuvât-ı Sitte ise tashih gerekir.. Değilse belge ibrâz edilmelidir..

 

*Mecliste istiklâl mücadelesinin kazanılmasında halkın dinî duygularının rolüne işaret eden bir konuşma yaptı.

// Konuşma teklifi yapılıyor, konuşma yaptığına dâir rivâyet de var ama konuşma yaptığına dâir belge yok!

 

*1923 baharında Van’a hareket ederken …

// Tren biletindeki, “Ankara mevkıfından Gebze mevkıfına” ibâresinden gidişin İstanbul yönüne olduğu anlaşılıyor.. (Zâten o yıllarda Van’a tren yolu bulunmuyordu!)

Van’a gitmek üzere İstanbul’dan 1924 Temmuz sonları ayrılıyor. 1  

 

*Van’da iki yıl kadar kalan Said Nursi, Şeyh Said isyanı çıkınca 25 Mart 1925’te Van’dan alınarak Erzurum’a, buradan Karadeniz yoluyla İstanbul’a getirildi, aynı yılın yazında Burdur’a sürgün edildi. Burada kendini “Risâle-i Nûr” adını verdiği eserlerini yazmaya ve bu eserler doğrultusunda talebe yetiştirmeye adadı. Bu aynı zamanda sürekli sürgün, hapis ve mahkemelerle geçecek hayatın başlangıcı oldu. Nitekim Burdur’dan 1926 baharında Isparta’nın Barla köyüne gönderildi.

// Van’da birbuçuk yıla yakın kalan Said Nursi, Şeyh Said isyanı bastırıldıktan hayli sonra 1 Mart 1926’da Van’dan alınarak Erzurum’a, buradan Karadeniz yoluyla İstanbul’a getirildi, aynı yılın yazında Burdur’a sürgün edildi. Burada kendini dahâ sonraları “Risâle-i Nûr” adını verdiği eserlerini yazmaya ve bu eserler doğrultusunda talebe yetiştirmeye adadı. Bu aynı zamanda sürekli sürgün, hapis ve mahkemelerle geçecek hayatın başlangıcı oldu. Nitekim Burdur’dan 1927 başlarında Isparta’ya,  bahâr başlangıcında (1 Mart 1927) Eğirdir’in Barla köyüne gönderildi.2

 *****

NOT:

Adı geçen çalışma ile ilgili düzeltmeler 19 Eylül 2012 târihli e-mail ile metin yazarı Prof. Dr. Alparslan Açıkgenç’e gönderilmiş olup alınan 15 Ekim 2012 târihli cevâbî yazı ehemmiyetine binâen aşağıya konulmuştur:

Bilal bey, 

Tashihler için teşekkürler, ancak bazı tashihleri girmek kısaltma açısından mümkün olmadı. Yani TDV kısaltma yapabilmek için çıkardı. Bunlardan birisi doğum tarihidir. Hicri ve buna tekabul ettirilen miladi aylar verilince nedense rumi çıkarılmış; ama belirttiğiniz gibi miladi Ocak-Mart aylarına hicriyi indirgeyebilmek için hicriye tekabul eden rumi tarihe ihtiyaç vardı. Bu açıklamaya gerek duymayıp çıkarmışlar. Önemli olan miladi doğum tarihinin en azında yıl olarak doğru olup olmamasıdır. Zaten kesin gün ve ay belli değil diye biliyorum. Geçen hafta Van’daydım, Badıllı ağbi doğum tarihinin kesin 1877 olduğunu söyledi, bunu da Rumi ve Hicri aylarının kesişmesine dayandırdı. Halbuki ben Türk Tarih Kurumunun Hicri-Rumi-Miladi takvim çevirilerini karşılaştırmıştım, böylece o tarih karşıma çıkmıştı. Diğer bazı bilgileri maalesef kendim toplayacak zamana sahip olmadığımdan tarihçi arkadaşlardan rica etmiştim, Van Valisi Hasan Paşa ile ilgili bilgileri hep onlar topladılar ama demek ki Tahir Paşa’dan sonra gelen bir Van Valisi daha olduğuna göre onunla karışmış olmalı. Ben inşallah sizin yazdıklarınızı kendim araştıracağım. Ansiklopedinin ikinci baskısında tashih edilmesi için elimden geleni yapacağım. Halbuki benim yazdıklarımı en 15 kişi okudu; herkes başka hususlara yoğunlaşınca bunlar gözden kaçtı.

Allah razı olsun, çok selam sevgilerimle;

Not: Ben mektubunuzu çok geç fark ettim. Fatih Üniversitesinden ayrıldığım için oradaki maillerime sadece üniversiteye ders için gidersem bakabiliyorum.
===============
Alparslan Açıkgenç

 

 

                 Bilâl TUNÇ

 

DİPNOTLAR:

1-  Ahmed Akgündüz, Prof. Dr.; Arşiv Belgeleri Işığında Bedîüzzamân Saîd Nursî ve İlmî Şahsiyeti – İkinci Kitap, 2014, s.492.

Adı geçen Yazı İslâm Ansiklopedisinde neşredildiğinde (2008) ve tarafımdan tashihler yapıldığında (2012) Bedîüzzamân’ın İstanbul’da kaldığı süre ile ilgili belgeler henüz bilinmiyordu. Bu târih sonradan eklendi.  

 2-  http://risaletashih.org/bediuzzaman-said-nursi-muhtasar-tarihce-i-hayati-vi-1926-1960/ (Bağlantı 7.11.2020 târîhinde eklendi.)

 

 

Bir yanıt yazın